Birlik Sağlık-Sen Yönetim Kurulu Başkanı Doğruyol: “İzmir’deki Sağlık Kurumlarının Yüzde 75-80’inin Depreme Dayanıklılık Raporu Var”
KERİM UĞUR
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (Birlik Sağlık-Sen) Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, 6 Şubat depremlerinin sağlık kurumlarının çok daha sağlam ve güvenli inşa edilmesi gerektiğini ortaya koyduğuna dikkat çekerek, “Yaklaşık yüzde 75-80 Başta hastanelerimiz olmak üzere İzmir’deki sağlık kuruluşlarımızın depreme dayanıklı olmadığı raporu var. Bunların bir an önce yenilenmesi gerekiyor” dedi.
Birlik Sağlık-Sen Genel Lideri Ahmet Doğruyol, ANKA Haber Ajansı’nın İzmir’de hastane yapılarında sağlam olmanın değeri ve sağlık kuruluşlarının depreme dayanıklılığı ile ilgili sorularını yanıtladı.
Birlik Sağlık-Sen Genel Lideri Ahmet Doğruyol, Kahramanmaraş depreminin ardından sağlık kurumlarının çok daha sağlam ve sağlam inşa edilmesi gerektiğinin netleştiğini belirterek, şunları söyledi:
“Yaşadığımız son deprem bize özellikle sağlık kurumlarımızın çok güçlü yapılar olması gerektiğini göstermiştir. Çünkü son depremde onbinlerce insanımız hayatını kaybetmiş, yaralılarımıza hizmet edecek sağlık çalışanlarının bulunduğu hastaneler yıkılmıştır. , hatta oturdukları binalar yıkıldı.1 milyon nüfusa sahip Hatay ilimizde sağlık tesislerimiz depremde yıkıldı veya boşaltıldı.O bölgedeki vatandaşlarımıza hizmet verecek ne sağlık çalışanları ne de sağlık kuruluşları kaldı. Daha sonra kurulan gezici hastaneler ile bu hizmet verilmeye çalışılmaktadır.Vatandaşlara hizmet verecek olan bu kurumlarda deprem olduğu zaman herkesin sağlık hizmeti vermesi gerekliliği varken, deprem olduğu zaman bunu sağlayacak olan sağlık çalışanlarımızdır. Sağlık hizmeti deprem altında, yardım istiyorlar. Bu sefer çoğu insan sağlık hizmeti alamıyor. Yaralıları tedavi edemiyor” dedi.
“YÖNETMELİK KAĞIT ÜZERİNDE”
1999 depreminden sonra deprem yönetmeliğinin çıkarıldığını ancak bunun kağıt üzerinde kaldığını belirten Doğruyol, şunları kaydetti:
“Hatay ilimizde yıkılan bir binamız 6 yıllık bir bina. 6 yıllık binanın yıkılmış olması bizleri gerçekten üzdü. Raporlu binalarda sağlık çalışanlarının görev yapması. depreme dayanıklı olmadığını belirterek, hem kendi canları hem de burada tedavi gören vatandaşların yaşamları için önlem alınmadığını ortaya koyuyor: “Depreme dayanıklı olmayanların bir an önce yenilenmesi gerekiyor. Kentsel dönüşümlerde yenilenmesi gereken yapılar stratejik yapılar olmalıdır. Bunlar hastaneler olabilir. Asker, polis ve AFAD görevlilerimizin kullandığı binalara öncelik verilmesi gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
“Salgın riski var”
Deprem bölgesinde salgın riskine dikkat çeken Doğruyol, “Şu anda 11 ilimizin prestijinden etkilendiği deprem bölgesinde hepimiz biliyoruz. Cesetler eziklerin altında kaldı. Patlama” Yeraltı kanalizasyon sistemlerinin temiz kirli sulara karışması salgın hastalık riski var.Yine salgın hastalık riski var.Vatandaşlara hizmet edecek olan sağlık kurumlarımızdır. Sağlık kurumlarımızın bir an önce oraya gezici hastaneler kurması, en azından imkanlar çerçevesinde elzemdir. Salgın gelmeden gerekli tedbirlerin alınması için mevcut hükümetin hızlı hareket etmesinde fayda var” dedi.
“İZMİR’DE YANGIN MERDİVENİ OLMAYAN HASTANELER VAR”
İzmir’in de fay hattı üzerinde olduğuna dikkati çeken Doğruyol, kentteki sağlık kuruluşlarının yüzde 75-80’inin depreme dayanıklı olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
“İzmir ilinde yaşadığımız için başta hastanelerimiz olmak üzere İzmir’deki sağlık kurumlarımızın neredeyse yüzde 75-80’inde beyin sarsıntısına karşı dayanıklı olmayan raporları var. Bunların bir an önce yenilenmesi gerekiyor. Çarpıcı bir örnek şu ki; yangın merdiveni olmayan hastanelerimiz var.İzmir ilindeki hastanelere baktığımızda 40-60 yıllık binalar var.Yeni yapılan hastanelerin bile depreme dayanıklılığı konusunda maalesef endişelerimiz var. Zemin etüdlerine gelen yüklerdir.Bunlara İzmir ili dahildir.Bir sarsıntıda yeni yapılan hastanelerde de çatlaklar görüyoruz.Püskürmeler yaşanıyor.Titreşime karşı dayanıklılık ile ilgili gerekli değerler alınmıyor ve gerekli denetimler yapılmıyor.Hizmet veren kurumlar Hem sağlık çalışanları hem de vatandaşlar çok daha güçlü olmalı.Sıcak planlar yapılmalı.İzmir deprem kuşağında olduğu için öncelik verilmeli.Tüm kamu hastanelerinin yenilenmesi gerekiyor. şehir hastanesi sisteminden vazgeçilmesi gerekiyor. Vatandaşın aldığı hizmet kendisine en yakın, en sağlıklı hizmettir.